MERHABA SEVGİLİ DOSTLARIM,
ÖNCELİKLE ATIN YÜRÜYÜŞ ŞEKİLLERİNDEN BAHSETMELİYİZ Kİ GALOBUN TAŞIDIĞI MANA TAM ANLAŞILABİLSİN. ATIN YÜRÜYÜŞ ŞEKİLLERİ: ADİ YURUYUS: TIRIS, KENTER VE SİPRİNTTİR.
ADİ YURUYUS: ATIN NORMAL ADIMLAYARAK GERCEKLESTIRDIGI YURUYUS SEKLIDIR.
TIRIS: ATIN ADI YURUYUSTEN FARKLI OLARAK ADIMLARINI KOSAR ADIM ATARAK GERCEKLESTIRDIGI YURUYUS EKLIDIR.
KENTER: ADI YURUYUSTEN HIZLI, DORT NALDAN YAVAS KOSU SEKLIDIR. KENTER ATIN TIRISTAN HIZLI, SIPRINTTEN YAVAS KOSARAK ILERLEYIS SEKLIDIR. SIPRINT: ATIN KENTER TEMPOSUNUNDA USTUNE CIKARAK TAKATI TUKENINCEYEDEK ISARETLENMIS MESAFEYI(200-400 GIBI) DORT NALA ALMASIDIR.
GALOP: KENTER VE SIPRINTIN BIRLESTIRILMESIYLE OLUSTURULMUS BIR IDMAN BICIMIDIR, BU BIR YURUYUS SEKLI DEGILDIR.
ATLAR DUZENLI OLARAK ISTIRAHAT GUNLERI HARICINDE IDMAN YAPARLAR, BU IDMANIN UST DUZEY PERFOLRMANS SAGLAYABILMESI ICIN GALOP VE SIPRINT ILE PEKISTIRILMESI GEREKEBILIR.AT ISTENILEN KONDUSYONU YAKALIDIGINDA BUNU KORUMAK ICIN YA DA ATI YARISIN SERT TEMPOSUN ALISTIRABILMEK ADINA VE ATIN KONDUSYON ACIGINI GIDEREBILMEK AMACIYLA ATLAR ANTRENORUN UYGUN GORDUGU SEKILDE GALOP YAPARLAR.
AYRICA GALOP, ALTILIGANYAN OYHNAYAHNLARIN VAZGECEMEDIGI YON VERICI ETKEN OL MA OZELLIGINI HALA KORUMAKTADIR.ISIN TEHLIKELI BOYUTU BURADADIR ASLINDA, CUNKU BIRCOK CALISTIRICI VE ANTRENOR ATIN GERCEK PERFORMANSINI SAKLADIGINDAN, GALOP YARIS SEVERE ZARAR VEREN BIR FAKTOR HALINI ALMAKTADIR. SOYLEKI: BAZI EKURILER BIRCOK AT ILE SAHAYA INERLER VE IDMANA BASLARLAR, BU SIRADA TIBUNDE OLAN SAATCILER BU ATLARIN ISIMLERINI YA ATI CALISTIRAN BINICIYE, YA ATIN SEYISINE YA DA ATLARIN ANTRENORUNE SORARLAR VE NOTLARINI BU SEKILDE ALIRLAR.BURAYA KADAR HERSEY NORMAL GORUNUYOR DEGIL MI? OYLEYSE OLAYIN BU GERCEKLIGINI HERKESIN BILMESINDE FAYDA VAR: BOYLE KALABALIK EKURILERDE(BAZI EKURILERDE) CALISAN IDMAN BINICILERI, ATI CALISTIRDIKTAN SONRA SAATCILERE YANLIS BILGI(ATIN ADI GIBI) VEREREK CALISTIRDIGI ATIN GERCEK PERFORMANSINI GIZLEYEBILMEKTEDIR, AYNI SEYI BAZI EKURILERDE ANTRENOR VE BIRBIRLERIYLE ANLASAN SEYISLER DE YAPABILMEKTEDIR. BU KISILER NEMALANMAK ADINA BU HILEYE BASVURDUKALARINDAN, BULTENLERE YAZILAN CALISMALAR ATIN GERCEK PERFORMANSINI YANSITMAYABILMEKTEDIR, CUNKU BU CALISMALARI SAATCILER ATIN ILGILILERINDEN ALDIGI BILGI DOGRULTUSUNDA BULTEN HAZIRLAYANLARA ILETIR. TABI ISINI NAMUSU VE SEREFIYLE YAPAN CAMIA INSANLARINI BU KISILERDEN AYRI TUTUP, GENELLEME YAPMAMAMAK GEREKIR. SOZLERIMIN YANLIS ANLASILMASINI ISTEMEM.
AYRICA BU ONURSUZLUGUN YANINDA YARIS SEVERI MADUR EDEN BIRBASKA DURUMDA; ANTRENORLERIN ATINA DOPINK MADDESI VEREREK IDMAN YAPTIRMASIDIR, YINE BAZI ANTRENORLE TABI. BU DURUM, ATIN NORMALIN COK ALTINDA IDMAN DERECELERI SERGILEYEREK USTUN BIR PERFORMANSI VARMIS IZLENIMI VERMESINE VE BUNA ALDANAN YARIS SEVERIN MADUR OLMASINA YOL ACMAKTADIR.
CUNKU YARISTAN SONRA BIRINCI VE IKINCININ DOPINK MUAYENESI YAPILDIGINDAN BIRCOK ANTRENOR CEKINMEDEN( ATINI YARISA YAZDIRARAK) ATININ TECRUBE KAZANMASI ADINA O KOSUYU DOPINKLI KOSMAKTA VE GENC APRANTILERE SANS VERIP, BINICIDEN EN FAZLA 3. OLMASI YA DA TABELAYA GIRMEMESINI ISTEMEKTE VE BU SARTLA ATINA BINMESINI ISTEMEKTEDIR. HEVESLI BINICILER AT SAHIBININ YA DA ANTRENORUN GOZUNE GIRMEK ADINA BU DURUMA GOZ YUMARAK AT BINMEKTEDIR.ISTE BU NOKTADA GALOP GERCEKLIGINI VE DE GUVENILIRLIGINI YITIRMEKTE VE YARIS SEVERE ZARAR VERMEKTEDIR.
BU AGIR ITHAMLARI HEDEF GOSTEREREKTE YAPABILIRDIM, LAKIN BU BANA NE KAZANDIRIR DAVA EDILMEKTEN BASKA?BIRILERINI SUCLAYIP FISLEMEK YERINE BU SORUNU COZEBILECEK TEK KURUM OLAN TJK DAN TUM YARIS SEVERLER ADINA BIR YARIS SEVER OLARAK ISTEGIM, YARISTAN SONRA TUM ATLARDAN NUMUNE ALINIP SAFKANLARI DOPINK TESTINE TABI TUTMASIDIR.BU YAZIYI OKUYAN HERKESTEN RICAM DA, BU YAZIYI MUMKUN OLDUGUNCA YARIS SEVERE ULASTIRIP, BU KISILERI DE BILINCLENDIRMESIDIR.BU NEDENLERDEN OTURU;ATLARIN IDMAN GORUNTUSUNU DEGERLENDIRIRKEN, HEPIMIZI DAHA DIKKATLI OLMAYA DAVET EDERKEN YETKİLİLERİ DE ONLEM ALMAYA CAGIRIYORUM.
Yarışın gidişatı ve bunun sonuca etkisi
Yarısın temposu, lider konumdaki atın işaretlenmiş mesafeleri kat ettiği zamanların toplamıyla belirlenir. Dikkat ediniz, lider konumdaki atın diyorum, çünkü yarış içerisinde koşunun lideri her zaman değişebilir. Bunun nedeni; süratli safkanların bir arada olması olabileceği gibi, yarışı grubun önünde kabullenen safkanın form durumunun yeterli düzeyde olmayışı da olabilir. İşaretlenmiş mesafelerden kastım; ülkemizdeki yarış pistlerinde bariyer dibine yakın her 200 metrede bir dikilmiş mesafe direkleridir. Örneğin 1600 metrelik bir koşuda 8 direk olması gibi. Burada start makinesi 1. direğin 200 metre gerisine kurulur ve 7. direkte fotofiniş çizgisinin 200 metre gerisindedir, 8. direği ise fotofiniş cihazının bağlı olduğu direk oluşturur. Bu direkler, yarışın temposunu belirlerken bize yardımcı olan en önemli faktördür. Mesela yarışta lider konumdaki atın 3. direği geçtiğindeki toplam süre ile o yarışın ilk 600 metredeki temposunu ortaya çıkartmış oluruz. Aynı şekilde, yarışın lider konumdaki atı 6. direği geçtiğinde, fotofinişe kadar olan 400 metrelik mesafenin koşulduğu zaman da, bize o yarışın son 400 metredeki temposunu verir.
Atın temposunu belirleyen ise rakipleridir. Diğer atların yarış içinde uygulayacağı taktik, önde kaçmayı hedefleyen atın temposunu da buna göre ayarlamasına neden olur. Burada dikkat edilmesi gereken, yarışın temposuyla atın temposunun aynı şeyler olmadığıdır. Çünkü at gücünü erken tüketmeden ve rakiplerinin temposundan etkilenmeden yarışı götürebilirse kendi temposunda koşmuş olur. Yarış içindeki atın temposunu, safkanın rakiplerinin izlediği taktik ve antrenörün talimatları belirleyebileceği gibi, jokeylerin insiyatif kullanarak izleyecekleri taktik ile atların karakteristik yarış sitilleri de belirleyebilir. Koşuya iştirak eden atların izlediği bu taktikler ise koşunun gidişatını oluşturur. Koşu içerisinde safkanların karşılaştığı olumsuz durumlar, talihsizliği yaşayan safkanların uygulamak istediği taktiği ortaya koyamamasına neden olabilir. Bu durum sanılanın aksine yarışın temposunu önemli derecede etkilemez, çünkü biniciler atları sitili dışında koşturmak riskini almak istemezler. Keza safkanın yarışa küserek başarısız kalabileceği ihtimalini değerlendirerek, hemen gruptaki yerini almaya çalışırlar. Örneğin kaçak bir safkan geç çıkmış olsa dahi doldurarak liderliği almaya çalışır. Her binici elinden geldiğince verilen direktiflere uyarak atını yarıştırmaya özen gösterir.
Tüm bunları bir araya getirdiğimizde, yarışın ilk 600 ve 1000 metresi ile son 400 ve 200 metresindeki temposu hakkında öngörüde bulunabiliriz. Bu sayede yarışı hangi safkanın kazanacağını tahmin etmemiz oldukça kolaylaşır. Örneğin; 1900 metrelik bir kum yarışta ilk 600 metre 35 saniye civarında, ilk 1000 metre de 59 saniyeye yakın geçilirse önde bir çok süratli safkanın olduğunu ve yarışın temposunun oldukça süratli olduğunu söyleyebiliriz. Çünkü süratli isimler önde liderlik mücadelesi yaparlarken, farkında olmadan yarışın temposunu yükselttikleri gibi kendi tempolarının da üzerinde koşarak, güçlerinin erken tükenmesine neden olurlar, sırf bunun için de yarısı kendi temposunda götürüp bekleme yapan son siprinterlerin düzlükteki ataklarına direnemezler. Bu demek değildir ki; yarışta birden fazla kaçak at varsa, bu yarışı bekleme yapan safkanlar kazanır. Öyle atlar vardır ki o koşudaki süratli rakiplerinden etkilenmeden çıktığı gibi kazanır, bunun nedeni rakipleri süratli olsa da kendisi kadar sürat yapamadıkları için baskı altında kalmazlar, zaten yarışı kendi tempolarında lider götürdükleri için kazanırlar. Ama denk güçteki süratli isimlerin olduğu koşuları genelde bekleme yarışı yapan son siprinterler kazanır. Bu ayrımın yapılabilmesi için safkanların yarış karakterlerinin ve sınıflarının iyi bilinmesi gereklidir.
Yarışın temposunun önemini arz eden bir başka örnekte şudur:
Mesela, 1500 metrelik bir kum yarış, bir İngiliz atı tarafından 1.35 civarında koşulur, bu koşuyu bazen kaçak bir safkan, bazen de son siprinter bir safkan kazanır, ama yarış her durumda bu süreye yakın bir zamanda sonuçlanır. Çünkü atın izlediği taktik işe yarar ise at başarılı olur ve bu mesafeyi bu 1.35 civarında koşabilir, hiçbir durum da bir at 1500 metreyi 1.28 koşamaz. Ama izlenen taktik başarılı olmaz, at temposunun altında ve ya üstünde koşturulursa bu mesafeyi 1.45 ile de koşabilir. Atın yarışın gidişatına ayak uydurması ve binicileri uygun tempoda atlarını götürmesi önemlidir.
Tüm bunlardan yola çıkarak diyebilirim ki;
Atların ve binicilerin yarış sitilleriyle, antrenörlerin koşu direktiflerini baz alarak yarışın temposu öngörülebilir.Atın yarış sitili ile binicisinin atı sürüş şekli birbirine uyuşur ise antrenörün talimatı da bu yönde olur, antrenörler genelde atın yarış karakterine uygun direktif verdiğinden bu insanların ne düşündüğünü tahmin etmek pekte zor değildir. Koşu içinde de tüm safkanların nasıl bir taktik izleyeceği öngörüldüğünde yarışın gidişatı da ortaya çıkacaktır, bunun yapılabilmesi için de safkanların önceki yarışlarının izlenmesi gerekir.Bu sayede atın yarış içindeki temposu da hesaplanabileceğinden, safkanın o koşuda nasıl bir yer tutacağı hakkında da fikir sahibi oluruz. Yarışın temposu öngörülürken ele alınan safkanın önceki yarışlarında nasıl bir yer tuttuğu ve yarışın ilk 600 ile 1000 metresini ne adar sürede geçtiği oldukça önemlidir. Burada önemli bir ayrıntıya değinmek istiyorum; ilk 400 ve 800 baz alınmamalıdır, çünkü ilk 400 adaptasyon için gereklidir, ilk 800 metre ise safkanların tam anlamıyla süratlenemedikleri bir noktaya denk gelir. Bu yüzden ilk 600 ve 1000. metreler baz alınırsa oldukça sağlıklı sonuçlar alınabilir. Eğer bir yarışta bu işaretlenmiş iki mesafe yüksek süratle, normalin altında bir sürede, geçiliyor ise o yarışta bu yanılgıya düşen safkanlar başarısız olacaklardır, çünkü bu metreleri kendi temposunda koşarak son 400den sonra ataklarına başlayan safkanlara direnemeyeceklerdir.
Sonuç olarak:
Aşırı süratli başlayan ve devam eden bir yarışı son siprinter bir at; ağır tempo ile başlayıp gittikçe süratlenen bir yarışı, son 400 e yakın ataklarına başlayarak son 200 den sonra direnmeye çalışan bir at ve ya son siprinter bir safkan; yavaş tempo ile başlayan ve bu şekilde devam eden bir yarışı da önde boş kalarak koşuyu kendi temposunda götüren tempocu bir atın kazanma şansı oldukça fazladır.
ARAP ATI
( Türk’lerin dünya atçılığpına katkıları ve İngiliz atının ortaya çıkışı)
Merhaba sevgili dostlarım;
Arap atı asil doğu atlarının, sıcak kanlı at grubunun en eski üyesidir. Ayrıca batı atları grubundan olan bir çok ırkın meydana gelmesinde ıslah edici rol oynayan da arap atıdır. Ülkemizde bu sıcak kanlı doğu atına ‘’arap at’’ı denmesinin nedeniise; günümüz atçılığının temellerini oluşturan baş aygırların arap ülkelerinden getirilimiş olmasıdır.( bu 7 baş aygırın kimler olduğunu, arap atçılığımıza sağladığı katkıları ve bu aygırların günümüze ulaşan temsilcilerini ayrıntılı şekilde ortaya koyan çalışmalarımı da çok yakında çok yakında okuyabileceksiniz.)
Arap atının M.Ö. 2000 ila M.S 4. YY daki zaman diliminde ortaya çıktığına dair çeşitli söylentiler olsa da bu bilgiler kesin değildir. Ancak, kesin olan bu atın kçkeninin Tarpan(eguus gmelini) yaban atına dayandığıdır. Ayrıca, Anadolu, Mezapotamya, Mısır Avrupa atlarının da soyunun Tarpan yaban atından geldiği kabul edilmektedir.
Dünya tarihine şekil vermiş asil milletimiz, Orta Asya’dan Ön Asya’ya ve Küçük Asya ‘ya göç ederken altlarında asil kökenli bir doğu atı olan PREZEVALSKİ atları vardı.atlarımızın bu göçünden sonra Prezevalski ve Tarpan atlarının arasında olan gen alışverişi melez ırkları ortaya çıkardı. O tarihlerde Arabistan’ın cok buyuk bir kısmındaki atlara Prezevalski kanı karışmış ve günümüzde arap atı dediğimiz ırk ortaya çıkmıştır. Bu sayede atalarımız gunumuz arap atcılıgının temellerını o gunlerden atmıs oldular.
Eski yıllarda bu yenı ırkın en ıyılerının Irak ve Surıye’de yetıstırıldıgı kabul edılırdı. Bu bolgelerdekı arap atı yetıstırıcılıgı fanatık bır safkan yetıstırme usulune dayanırdı. Yetıstırıcıle sahıbı oldukları asıl aılelere mensup kısraklarını, mutlaka asıl bır soydan gelen meshur bır aygırla cıftlestırırdı. Bu asıl soylar arasındakı yetıstırme, savaslar, ülkedelerdeki kaoslar, ekonomöik güçlükler, tarım urunlerının yetersızlıgı ve yetıstırıle safkanların pazarlanamaması gıbı nedenlerden olumsuz etkılense de Arabistan çöllerinde 1400 yıla yakın bir süre, zor şartlar altında, yabancı ırklar ıle karıstırılmadan tabı seleksıyonu yapılan arap atı gunumuze kadar gelmıs, asalet ve guzellıgınden bır sey yıtırmemıstır. Atalarımız bu atların seleksıyonuna Prezevalskıler ıle katkıda bulundugu gıbı, bu surecten sonra ortaya cıkmıs arap atının safkan olarak yetıstırılmeye devam edılebılmesınde onemlı roller ustlenmıslerdır.
Arap atı 17-19. Y.Y. lar arasında Avrupa ve Asya’daki bircok ırkın meydana gelmesınde de rol oynamıstır. Bu ırklar arasında en onemlısı dunyada THOROGHBRED olarak bılınen, bızım de safkan ıngılız atı olarak adlandırdıgımız ırktır. THOROGHBRED; özenle yetiştirilmiş anlamına gelen bır kelımedır.
17.Y.Y da Buyuk Biritanya’ daki Connemara Ponilerinin süratlerini arttırmak ıcın 150 ye yakın Türk, arap, Berbe veİspanyol atlarıyla seleksiyona başlanmıştır. Bu atlar arasında soyu hala devam eden arap atı DARLEY ARABİAN’dır. Avrupada atcılık bu gıbı sıcramalar yaparken Suriye ve Irak’takı arap atcılıgı son yuzyıl ıcındekı sıyası calkantılar yuzunden gerılemıstır.
Arap atının butun ozelıkklerının goruldugu famılya KÜHEYLANİ ACUZ familyasıdır. Ayriyeten araştırmacıların buyuk kısmı arap atı kabılelerını 5 gruba ayırır. Bunlar;
1, SEKLAVI CEDRAN
2. ÜMMÜ ÜRKÜP
3, EŞŞÜVEYMETUUABHA
4, KÜHEYLETÜL ACUZ
5. ÜBBEYYTÜŞŞERRAK’tır.
Arap atının barız ozellılerıde:
Baş kucuk ve zarıftır. Burun uzerınde hafıf bır cukurluk vardır. Alın genıztır. Gozlerı ırı, belırgın ve canlıdır. Burun delıklerı genıstır. Dudakları ınce ve guzeldır. Ust dudak alt dudagı bıraz gecer. Kulaklar kucuk, dık, zarıf ve haraketlıdır. Boynun gogusle baglantısı ıyıdır. Boyun cıdago onunde hafıf cukurluk yapar.boynun yele ve percem kıllarıince, parlak ve yumusaktır. Cıdago yuksek ve uzundur. Gogsun derın, uzun ve genıs olması arzu edılır. Sırt ve belın kısa olması bılhassa yarıs atlarında cok onemlıdır. Sargı uzun ve duzdur. Kuyruk baglkantısı yukarıdandır. Yuruken ve kosarken kuyrugunu hafıf kavıs hapacak sekılde kaldırır. Bacaklar kuru ve orta uzunluktadır. Kemıkler cok saglam ve ıncedır. Eklemler genıstır. Tırnaklar kucuk ama saglamdır. Dort nalı mukemmeldır. Tırısı alcaktır. Cıdago yukseklıgı 132-160 cm arasında degısır. Vucudu dıkdortgenı andırır. (daha fazla ozellık ıcın bana mesaj atabılırsınız sayfalar dolusu yazarım.)
Tabı bu essı ozellıklerının yanında arap atının da bazı kusurları vardır:
Gogus derınlıgı azdır. Carsus kemıgı duz, Tarsus kemıgı ıse bogumludur. Incık kemıklerı uzundur. On ayaklarda ıtellılık gorulebılır( bu fızıksel bır kemık hastalıgıdır).belı cukur olabılır.
Bukadarcık kusuru olsa da arap atı dunyada esı olmayan ozellıklere sahıp dayanıklı bır attır. Ve ben, cok sevdıgım ve hayranı oldugumn arap atlarının ortaya cıkmasında atalarımın oynadıgı buyuk rolle hala ovunmekteyım.
|